IT Sektörü Hakkında Eğitim ve Sertifikasyon Tavsiyeleri

Ne zamandır bu konuda bir şeyler yazmak istiyordum, ancak fırsat bulabildim. Özellikle eğitim ve sertifikasyon hakkında o kadar çok mail alıyorum ki anlatamam. Kendim kurs açsam dolu dolu en az 3 sınıfım olurdu diyebilirim 🙂

Öncelikle eğitim tarafını ele alarak başlayalım. Hangi kursa gitmeliyim, en iyi kurs hangisi, pahalı olan iyi midir, ucuz olan kötü müdür, MCSE sertifikasyonu almalımıyım, sınav merkezleri, katılım sertifikası yeter mi, meb sertifikası olmalı mı, kurs bittikten sonra %100 bir işim olacak mı, vs… gibisinden sorular en sık karşılaştıklarım arasında yer alıyor. Öncelikle Türkiye’de hizmet veren eğitim kurumlarına hemen gidip kayıt olmayın! Hiçbir eğitim kurumu %100 iş sahibi olacağınıza dair garanti veremez. Türkiye’de devlet kurumu olan İŞKUR bile bunun garantisini veremiyorken bu tür kurumlar hayatta veremez. Aynı şekilde %100 Burs, kariyer kart, 2 yıl boyunca bedava eğitim hakkı, meslek kazandırıyoruz, sizi mühendis yapıyoruz, müdür olacaksınız, nirvana’ya çıkıp 6 aylık bir eğitim’den sonra 5000 TL ile işe başlayacaksınız savsatalarına hiçbir şekilde inanmayın! Bu tür kurslar 6.000 – 10.000 TL arasında kayıt yapıp, mezun olduktan 2 ay sonra bu parayı kazanabileceğiniz havasını veriyorlar. Öyle bir dünya yok! Her şey o sözleşmeye imza atana kadar 🙂 İmza sonrasında ister git, ister gitme, senetlerden birini ödeme direk avukatlıksın. Her biri de diğerini kötüler ve kesin 1 kişilik kontenjan kalmıştır, o da sizsinizdir 🙂 Amma velakin kurs bir türlü belirtilen tarih de start veremez!

Kayıt sırasında bir çok göz mü desem, yüz mü desem boyama ve satış teknikleri kullanılmaktadır.Görüşme sırasında ilerlemek istediğiniz konuda yetersiz olduğunuz kafanıza kazınacak, eğitim sonrası alınacak sertifikalar ile CV dolacak ve sizde 2 ayda bu kurs parasını kazanacaksınız gibi bir hava estiriliyor, güzel ablalar tarafından. Her dupont çakmak kullanan Hollywood star’ı olsaydı, ortalık Brad Pitt’den geçilmezdi. Bu tür kurumlar her ne kadar MS Learning&Gold Partner olsalar dahi, katılım sertifikasından başka bir şey veremezler. Microsoft sınavları ile bu yetkinliğinizi beslemeniz gerekmektedir. Bulunduğum pozisyon gereği, iş veren konumunda ki biri olarak katılım sertifikasının gram önemi olmadığını söyleyebilirim.

Peki Ne Yapmalısınız?

Yukarıda kısaca özetlemeye çalıştığımız handikapların önüne geçebilmek adına neler yapabilirizi yazalım. Öncelike burada anlatmak istediğim kurslara sakın ha yazılmayın değil! Mutlaka faydasını görürsünüz ancak iyi bir kurum ile değil, iyi bir eğitmen ile! Bu kıyaslamayı yaparken, önce her şeyi sorduğumuz google’a bir eğitim kurumunu yazın, bir de eğitimi alacağınız hoca’nın ismini yazın. İlgilendiğiniz kurs hakkında yazılan olumlu/olumsuz yorumları dikkatlice inceleyin. Bu konuda sikayetvar.com web sitesini çok başarılı buluyorum. Tüm kurslarda olduğu gibi bilgisayarı açmayı bilmeyen ile kendini geliştirmek isteyen maalesef aynı sınıftadır. Ve sınıfdan içeri girdikten sonra kurum biter, hoca’nın meziyeti başlar. Boyle bir sınıfta ortak bir frekans’ı tutturmak tamamen tecrübedir. Eğitim kurumunun yetkili sınav merkezi olduğundan emin olun. Demo derslere katılıp, atmosfere bir bakın. Eğitim göreceğiniz bilgisayarların donanımsal konfigürasyonlarını öğrenip, eğitim müfredatın da bahsedilenlerin uygulanabilirliliğini az çok çözmeye çalışın. Eğitmen ile telefon da görüşüp, kafanıza takılanları sorun.Kaynak konusunda hard copy bir şeylere aman aman ihtiyacınız olmaz, yıl olmuş 2016! Artık online olarak her şey mevcut. İlla kitap alacaksanız William R. Stanek gibi adamların kaynaklarını alın. Tabi ki eğitim sırasında kullanılan sunum, video, pdf, vs… mutlaka temin edin ve orjinal MS eğitim dökümanları olduğundan emin olun. Örneğin, Windows Server 2012 R2 Advanced Services eğitim müfredatı 20412’dir. MS tarafındaki eğitim kodu budur. Bu materyallere sadece MCT olan yetkili eğitmen arkadaşlar erişebilir. Tüm Microsoft eğitim materyallerinin bu şekilde kısa kodları mevcuttur ve tamamının Türkçe’si yoktur. Aldığınız eğitime göre eğitmeninizden talep edebilirsiniz. Mutlaka giriş seviyesinde İngilizce sahibi olup, aslında her şeyden önce bir İngilizce kursuna gitmenizi tavsiye ederim.

Son olarak, iyi kurum yoktur iyi eğitmen vardır. Herhangi bir kursa karar vermeden önce, kısa bir googleing karar vermenize yardımcı olur. Diyelim, istediğiniz eğitmen ve kafanıza yatan bir kursa başladınız, maalesef aynı eğitmen ile de yola devam edememe gibi bir risk’de var 🙂 Sınıf olarak hareket etmezseniz bireysel olarak bu duruma karşı yapabileceğiniz bir şey yok. Hocam bu kadar şeyi, araştır, sor, vs.. uzun iş diyorsanız siz parayı kolay kazanıyorsunuz demektir 🙂

Sevgiler.